Şahsiyet

4 min readDec 20, 2020

“Kızılderililer, henüz gözyaşı yoluna revan olmamıştı o vakitler, binlerce yıldır yaşadıkları topraklardan, kafileler halinde dağlara sürülmelerinin öncesindeydi. Bir sabah daha kuşlar uyanmamışken, Şef Mahko kendi çadırından çıktı ve torunlarının üçünü de uyandırdı tek tek…

Şef Mahko’nun zaman zaman ‘Beyazların etkisinde kalmış bunlar, şahsiyetlerini unutmuşlar.’ dediği üç torunu da ava gitmek için çok geçmeden atlarını eyerlemiş köyün çıkışında onları bekleyen dedelerinin yanına varmıştı.

Av bereketli geçmişti, torunlar eve dönmeyi beklerken av boyunca hiç konuşmayan Şef Mahko ‘toparlanın’ dedi, ‘asıl yolculuk şimdi başlıyor’…

Kuşluk vaktinde biri ak saçlı dört süvari dağları aşmış vadideki ırmağa doğru yol almaktaydı. Şef Mahko Irmağa yaklaştıklarında atından indi. Şef önde torunları arkada ırmağın kenarına vardılar. Apache Şefi Mahko; saygıyla ırmağın yanı başına çömeldi, iki elini de suya soktu ve ellerini suda tuttu, bir süre sonra çıkardı, parmaklarından su damlayan iki elini de torunlarına uzattı ‘ellerime bakın ve ne gördüğünüzü söyleyin.’

Torunların üçü de şaşkın şaşkın birbirine baktı. En büyüğü konuştu önce ‘bir çift ıslak el’ dedi. Şef Mahko başını ortanca torununa çevirdi, o da ‘buruşuk bir çift el’ dedi gülümsemesini gizlemeye çalışarak. Aldığı cevaplardan memnun kalmayan Şef, en küçük torununa döndü; ‘Bilge bir dedenin elleri ‘dedi en küçükleri. Bir süre daha havada asılı kaldı Şef Mahko’nun elleri…

Üç torununun da gözlerini tek tek yokladı ve ‘ellerime iyice bakın, söyleyin ne görüyorsunuz ‘dedi. Üç torunu da dedelerinin ellerine baktı bir süre boş boş gözlerle, üçünün de başı öne düştü sonra, ırmağın şırıltısını dinlediler.

Bir süre sonra en küçükleri ‘dede en iyisini sen bilirsin’ dedi; bunun üzerine Şef Mahko kızgın güneşin altında tamamen kuruyan ellerini aşağıya indirdi ve ‘Az önce ellerimde ırmak vardı. Ama siz ırmağı değil ellerimi gördünüz ve ellerimdeki ırmak kızgın güneşin altında kurudu gitti. İşte şahsiyet de bu ırmak gibidir; bir defa içinden çıktınız mı bir daha sizi kimse görmez, görseler bile varlığınız güneşin insafına kalmıştır.’

Şef Mahko sözlerini bitirir bitirmez atına atlayıp yola koyuldu ve arkasına bile bakmadı, en küçük torununa, o en sevdiği torununa bile.”

Cevaplarıyla kendisini hayal kırıklığına uğratan torunlarından en küçüğü yıllar sonra büyük bir Apache lideri olacaktı. Amerikan hükümetine karşı savaşan son Apache savaşçısı, Şef Geronimo…

Geronimo’ nun çadırında olmadığı bir anda Meksikalı askerler tarafından eşi, annesi ve üç çocuğunun öldürülmesi hayatında dönüm noktası oldu. Bu olaydan sonra Geronimo, büyük bir acı içindeydi, o zamana kadar bir savaşçı gibi yaşamamıştı hatta o bir şifacıydı. Bundan sonra ise içindeki tek duygu intikam oldu, Meksikalılarla ve Amerikalılarla tutsak edilene kadar savaştı…

Geronimo, 25 yıl boyunca tutsak olarak Oklahama Fort Sill’de tutulduktan sonra 8o yaşında yaşamını yitirdi. Onun ölümüyle apachelerin özgürlük savaşı son bulmuştu. Geronimo, dedesinin hayal ettiğinden bile büyük bir savaşçı ve şahsiyet oldu. Tutuklu olduğu dönemde hayat hikayesi S.M. Barret tarafından yazıldı ve “Geronimo” adıyla kitaplaştırıldı. Geronimo’ nun hayatının kitaplaştırılmasına izin vermek için tek şartı şu olmuştu; “Ne dediysem onu yaz!”

Bu anekdot ile şahsiyete atfedilen önem beni yeniden düşünceye sevk etti. Neler için şahsiyetimizden taviz veriyoruz, neler için şahsiyetimizi terk ediyoruz?

Para, menfaat, lüks, makam, mevki, şan, şöhret, duygular, zaaflar belki aşk… Bazen zevklerle sınanıyoruz, bazen insanlarla, bazen hırsla, bazen duygularla bazen hepsiyle birden…

Sınanırken yeniliyoruz, şahsiyetimizi terk edip prensiplerimizden kopuyoruz. Farkında olmadan vazgeçtiğimiz şey şahsiyetimiz… Halbuki şahsiyetimizden çıktığımızda bir daha bizi kimse görmez, görseler bile varlığımız güneşin insafına kalmıştır…

Kimler veya neler uğruna nelerden vazgeçiyoruz, terk ettiklerimizin karşılığında aldığımız şeyler, şahsiyetimizden değerli mi ya da şahsiyetimizin dışına çıkarken hala saygı uyandırabilecek miyiz?

Yazılarımı beğendiyseniz alkışlayabilirsiniz ve sosyal medya sayfalarınızdan sizler de paylaşabilirsiniz. Sevgilerimle, iyi okumalar… S.İ.

Türkçe Yayın

Düşünce ve fikir hürdür.

50

Sign up for Türkçe Yayın E-bülten

Şahsiyet

Türkçe Yayın

Düşünce ve fikir hürdür.

50

Sign up for Türkçe Yayın E-bülten

Written by Adoljumpaadsf